Esir Şehrin İnsanları, bir Kemal Tahir romanıdır. Osmanlı Devleti’nin Dünya Savaşı’ndan yenik çıkmasından sonraki dönemi anlatan ve 100 Temel Eser arasında olan bir roman kitabıdır.
Esir Şehrin İnsanları Kitap Özeti
Esir Şehrin İnsanları, 1916 yılında İspanya’da yaşayan Kamil Bey ve ailesinin vatanlarına dönüşleriyle başlar. Osmanlı Devleti, giderek güç ve toprak kaybetmektedir. Kamil Bey, Batı’da ekonomik zorluklar yaşadığı için İstanbul’a gelir, burada bazı mülklerini satmak amacıyla. Kamil Bey, eşi Nermin Hanım ve kızı Ayşe, Batı kültürünü iyi bilmelerine rağmen kendi kültürlerine pek önem vermemektedirler. İstanbul’a dönen Kamil Bey, Bağlarbaşı’nda babasından kalan köşkü onararak oraya yerleşir.
Aynı zamanda babasından kalan mülklerle ilgili işleri takip ederken, Galatasaray Lisesi’nden eski arkadaşı Ahmet’le karşılaşır. Ahmet, Kamil Bey’den kendilerine yardım etmesini ister. Kamil Bey, Nedime Hanım’ın çıkardığı Karadayı gazetesinde çalışmaya başlar. Nedime Hanım ve arkadaşları, Anadolu’daki Milli Mücadele’ye destek vermek amacıyla Karadayı gazetesi aracılığıyla haberleşmektedirler. Bu süreçte Kamil Bey, ülkesiyle ilgili konulara ilgi duymaya başlar.
Vatan, Onur ve Direniş: Esir Şehrin İnsanları’nın Hikayesi
Nedime Hanım ve arkadaşları, düşman güçlerinin Anadolu’daki askerlere yönelik saldırı planlarını ele geçirir ve bunu Anadolu’ya ulaştırmaya çalışırlar. Kamil Bey, bu görevi üstlenir. Ancak Niyazi, Nedime Hanım’a yardım ettiği izlenimini vererek aslında İstanbul hükümeti ve işgal kuvvetlerinin ajanlığını yapmaktadır. Kamil Bey, bu planları gemiye verirken yakalanır.
Kamil Bey, tutuklandıktan sonra defalarca sorguya çekilir. Paşa oğlu olduğu için ceza almayacağını düşünse de, Nedime Hanım’ın yaptıklarını anlatması istenir. Kamil Bey, Milli Mücadeleye destek veren bir kadını ele vermenin ahlaki bir çöküntü olacağını düşünerek Nedime Hanım’ı ele vermez. Nermin ve diğer aile üyeleri, Kamil’in tutuklandığını duyduklarında büyük bir şaşkınlık yaşarlar. Ancak Kamil Bey, sorumluluk sahibi bir aydın olma yolunda değişim geçirdiği için kendisine yöneltilen eleştirilere aldırmaz. İstanbul Hükümeti tarafından kendisine Roma büyükelçiliğinde bir iş teklif edilmesine rağmen, Nedime Hanım’ı ele vermemek için bu teklifi reddeder.
